10 Temmuz 2013 Çarşamba

Antalya

   Antalya, İzmir'den sonra en çok vakit geçirdiğim en sık gittiğim şehir olsa gerek. Bu yaz temmuzdan önce gitme fırsatım olduğu için o bunaltıcı sıcaklarla boğuşmak zorunda kalmadım. Bir kaç gün kafa dinleyip, falezlerde bol bol yürüyüş yapmak yine çok dinlendirici ve keyifliydi.
   Ayrıca bu yıl ilk defa dalış yaptım Kemer'de. Çok sevdim, devamı gelicek umuyorum.
   Minik bir post ile birkaç fotoğraf paylaşıcam sadece, ancak Antalya'da keşfedilicek çok fazla yer olduğunu bir dip not olarak da hatırlatmadan geçmiyorum.

   Düden parkta pitnik.. Londra günlerimden en çok park pitniklerimizi özlüyorum. İşte Antalya'da bir benzerini yaşayabiliyorsunuz hem de küçük göl manzaraları yerine uçsuz bucaksız Akdeniz manzarası size eşlik ediyor.
   Deniz için merkez yerine Çıralı-Olimpos-Adrasan üçlüsünden birini tercih etmenizi şiddetle tavsiye ediyorum. Bu bahsettiğim üçlü aynı koyu paylaşıyor. Planınızda arkadaşlarla rahat ve eğlenceli bir tatil var ise bu üçlüden doğru seçim kesinlikle Olimpos olucaktır. Ailemle olmak ve kafa dinlemek istiyorum diyorsanız Adrasan birebir. Harika bir doğa içerisinde güzel bir deniz keyfi yapıp mükemmel pizzalar (ki bu odun ateşinde pişen leziz pizzaları burada uzun uzun anlatmıştım size) yemek için sadece bir gününüz var ise Çıralı günübirlik tatiller için doğru seçim olur diyorum.
   Ve Çıralı'dan bir kaç fotoğrafı paylaşıyorum.
   Dönüş yolunuzda ise Ulupınar'a uğrayıp, akan suların üstünde, sık ağaçların gölgesinde, Antalya sıcağından kaçıp kendinize leziz bir balık ziyafeti çekmeyi unutmayın. Bizim tercih ettiğimiz mekan Botanik oluyor, güveçte tereyağlı alabalık ve karides ise favorilerimiz.
   İyi tatiller!

2 yorum:

  1. bende 2 sefer kemer göynüğe gittim doğasını denizini çok sevdim..gerçekten gidip görülmesi gereken yerler..

    YanıtlaSil