31 Mayıs 2012 Perşembe

Kes Yapıştır

Başlıyorummm!


Kesim bitti ancak benim için en az 3 kolajlık fotoğraf var burda. Seçerken zorlanıcam..


Yapıştırma sırası..


Evet hazır!!! Ancak dağınıklığın altında gizliyorum.


Evde, yapıştırmayı yapıcağım zemin için uygun kağıt bulup bulamamam hiç önemli değil. Bu kolajda HERRY'nin diğer yüzü çok işime yaradı :) 'Yeniden kullanım' diyoruz 'geri dönüşüm'den de önce !!


Sevdim.


29 Mayıs 2012 Salı

Siyah Beyazla Renklenicem Biraz

Uzun zamandır üzerimde olan şu tembelliğimi atma vaktim geldi diye düşünüyorum.Vakitsizlikten yakınırken oluşturduğum 'vaktim olunca yapacaklarım' listem dokunulmadan, yepyeni, taptaze duruyor. Bol vakti bulunca yine afalladım içime döndüm, özlemeye başladım birsürü kişiyi, birsürü şeyi, birsürü yeri.. Özledikçe mutsuz oldum. Bu sürecin içine dalmadan kesmem gerek tek bir darbeyle ÇAT! Bugün başlamam gerek birşeyler yapmaya. Mesela daha çok kitap okumaya, film izlemeye, güzel birşeyler bulmaya, sezon trendlerini araştırmaya :) Ivır zıvırla uğraşmaya, yeni bir kolaja başlamaya, işte benim küçük uğraşlarıma.. Hani birşeylerin daha fazlasını isteyip elde edince, daha farklısını tamamen farklısını istememe neden olan şu boşluk olaylarına kendimi kaptırmıycağım, benim ufak uğraşlarıma.. O zaman ilk olarak şu renksiz tatsız tuzsuz postu biraz renklendiriyorum.


Çikolata her anı güzelleştirmez mi amaa ?? Çikolatanın yanında mocca , moccanın yanında da bir kitap, kitabın kapağında ise (her ne kadar beni boğan ve asla yarım bırakamadığım için son sayfayı görene kadar zaman zaman kendime işkence çektirdiğim bir kitap olsa da) istanbul olsa.. Unutmadan bir de pencereden güneş odama süzülse.. İşte ozaman özlemem, başka birşey istemem, mutsuz olmam :) Hani 3 saatimi rahat kurtarırım sonra da bulunur birşeyler derim. Yine önüme çıkar o şeyler ben planlamadan, ilerimi göremeden, odaklanamadan ve ben yaşarım.


Annemin doğumgünü çiçekleri.. Çiçekler hep güzeldir. Annemden önce de benim doğumgünümdü. Yine en güzel sürprizler, hediyeler, paketler, çikolatalar benimdi.


Son olarak size renksiz, tatsız tuzsuz gelicek olan, ancak benim için çooook renkli olan bu fotoğrafla; bulunan  her ufak arada kaçılarak, merdiven aralarında içilen sigara ve kola OUT , karışık bitki çayı ise IN diyorum ve siyah beyaz kolajım için kendimi biraz renklendirmeye, fotoğraf toplamaya gidiyorum.
Son halini görebildiğim anda görüşmek üzere.


Bir de hadi bıkmadan usanmadan dinlediğim şu şarkıyı dinleyelim.

7 Mayıs 2012 Pazartesi

Nereden Ne Çıkar Acaba ??

    Ressamlar tepesi diye de bilinen, ünlü Moulin Rouge kabaresini içinde bulunduran ve o muhteşem Paris manzarasını izlemeye doyamadığım, Eiffel ile uzaktan ilk karşılaştığım Montmartre.. Anlatmaya bıkmam, anlatmaya doymam, anlat anlat bitiremem. O nedenle şuan Montmartre'a hiiiççç girmeden, bir kaç fotoğrafla anlatmaya çalışıcağım 2.el pazarına uğrayıp çıkalım hadi :)) Mobilyadan eksi mektuplara, markalı markasız kıyafetlerden orjinal şapkalara, aksesuarlara, kitaplara, biblolara yok yok.. Herşey eski, herşey yaşamış, herşeyin anısı var..
    Yığınla kitap, çizgi roman, dergiyi karıştıra karıştıra bitiremedik.. Eski sarı sayfalar arasında kendimizi unuttuk.