Bitmeyen Yaz

   Bayram için Antalya'da olduğumdan bahsetmiştim. İzmir'e dönüş yolumuzun rotası şöyleydi; Ulupınar, Kemer, Kaş, Fethiye-Ölüdeniz, Muğla-Akyaka.
   Kaş fotoğraflarım ayrı bir postta yer alıcak, Ulupınar'dan ise burada bahsetmiştm. Şimdi diğerlerine birkaç fotoğrafla göz atabilirsiniz.
   Aşağıdaki manzaralar için tüm o virajlı yollara katlanmanız gerekiyor. Ancak sizce de değmez mi? Biz yol boyunca bol bol mola verip, manzaranın keyfini sonuna kadar çıkardık. Yola çıkmadan termoslarınıza kahve doldurmayı unutmayın derim ben.

   Ve Ölüdeniz.. Belki inanması güç ama ben ilk defa gittim. Biz inanılmaz şanslı bir milletiz coğrafyamız açısından. Mükemmel denizlerimiz, koylarımız, turkuaz sularımız var. Ölüdeniz'e kadar, denizine aşık olduğum çok yer vardı. Çeşme, Datça'ya bağlı Palamutbükü, Bozcaada Ayazma bunlardan birkaçı. Ancak aralarından birini seçmek zordur benim için. Fakat Ölüdeniz aralarından sıyrılıp ilk sıraya geçmeyi başardı. Koyda zaman zaman bölgesel kirlenmeler oluyor fakat o suyun rengi herşeye değer. Çünkü ne kadar açılırsanız açılın o mükemmel tondaki turkuaz rengi asla kaybolmuyor. Benim aşağıdaki fotoğraflarım emin olun ton hakkında hiçbir fikir vermiyor. Hala görmeyenler varsa sakın benim kadar beklemeyin ve biran önce gidip bu turkuaz suların keyfini çıkarın.

   Son olarak Akyaka'da hala bir balık keyfi yapmadıysanız, emin olun çok şey kaçırıyorsunuz. Ben 'Nadir'in Yeri'ndeydim. Burada, ilk fotoğraftaki muhteşem manzarada sevdiklerinizle balık ziyafeti yaparken, ayaklarınızı buz gibi azmak sularında sallandırarak serinleyebilir ve bir yandan da ördekleri besleyebilirsiniz.
   Not: güneş batmadan sinek savarları üzerinize boca edin çünkü bir anda farkına bile varamadan sivri sinek saldırısına uğrayacaksınız. Önleminizi alın ki ertesi gün alnınızda kocaman bir sinek ısırığı olmasın.

   Yaz hala bitmedi..